TARIM ve Orman Baan Yardımcısı Nihat Pakdil, “Tarımda dijitalleşmeyi nasıl sağlarız ve bilgisayarla ilgili teknolojiyi bizim alanımızda en yoğun şekilde nasıl kullanırız ve bu teknolojiyi kullanarak üretimimizi nasıl planlarız, tüketicimizin beklentilerini nasıl karşılarız, üreticimizin ihtiyaçlarını nasıl belirleriz, üretimimizi nasıl yönlendiririz, yani üretim planlamasını nasıl yaparız bunun çalışmasına başladık” dedi.
Burdur’da bu yıl 7’incisi düzenenlenen Teke Yöresi Tarım, Hayvancılık, Tarım teknolojileri ve Yem Fuarının açılışına katılmak için Burdur’a gelen Pakdil ilk olarak Vali Ali Arslantaş’ı ziyaret etti. Arslantaş’tan Burdur tarımı ile ilgili bilgi alan Pakdil daha sonra Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’ne geçerek Müdürlük personeli ile sohbet etti.
Fuar açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Nihat Pakdil Burdur’un kültür açısından önemli yörelerden bir tanesi olduğunu söyledi.
Pakdil; “Burdur, Teke yöresinin kültür merkezi. 30 yılı aşkındır Burdur’a gelip gidiyorum. Son iki yıldır sadece bizim değil bütün dünyanın yaşamakta olduğu bir pandemi süreci var. Özellikle bu süreç içerisinde bizim gıda mızı temin etme noktasında çalışmalarına devam eden, hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan eli öpülesi çiftçilerimizi, üreticilerimizi tekrar saygıyla anıyorum, hürmetlerimi iletiyorum. Çünkü üretmeye devam ettiler. Ahırda, kümeste, bağda, bahçede çalışmaya devam ettiler. Sadece kendi insanımız için değil aynı zamanda başka ülkelerdeki insanlar içinde üretim yaptılar. İnsanlığa da katkıda bulundular. Bu, kesinlikle göz ardı edilecek bir durum değil, takdire şayan bir durum olarak ifade etmek istiyorum” dedi.
Pakdil; ” çiftçiler sadece kendileri için değil tüketiciler olarak bizler için faaliyette bulunuyorlar. Emek sarfediyor, üretim yapıyorlatr. Bakanlık oalrak biz sadece çiftçilerimizle ilgili değiliz. Ülkede yaşayan her fert için, ülkemizde misafir olan turistler ve çeşitli sebeplerle iş maksadı ile ülkemize gelen insanlar için hatta ihracat yaptığımız ülkelerin insanları için de sorumluluk taşıyoruz” diye konuştu.
Pakdil şunları söyledi; “yaklaşımımız şu, biz tek başımıza karar alacak ve bunu uygulayacak bir anlayış içerisinde değiliz. Yönetim değil yönetişim diyoruz ve ilgili taraflar her kimse onlarla gerek Ankara’da bizi ziyaretlerinde gerek bizim onların ayaklarına giderek yaptığımız ziyaretlerde nasıl yapılması gerektiğini onlarla istişare ediyoruz, görüşüyoruz, tartışıyoruz ve ona göre hareket etmek, bir plan çıkartmak gibi bir düşüncemiz var, bunu inşallah uygulamaya koyacağız. Şu anda sorumlu olduğumuz sektörü daha iyi yönetmek için neler yapmamız gerekiyor bunun çalışması içerisindeyiz. Tarımda dijitalleşmeyi nasıl sağlarız ve bilgisayarla ilgili teknolojiyi bizim alanımızda en yoğun şekilde nasıl kullanırız ve bu teknolojiyi kullanarak üretimimizi nasıl planlarız, tüketicimizin beklentilerini nasıl karşılarız, üreticimizin ihtiyaçlarını nasıl belirleriz, üretimimizi nasıl yönlendiririz, yani üretim planlamasını nasıl yaparız bunun çalışmasına başladık. Daha önce yaptığımız çalışmalara ilave olarak kurmuş olduğumuz bir ekiple, hangi ürünü nerede, ne kadar üreteceğiz, bunun planlamasını yani üretim planlaması diye hep söyleyegeldiğimiz ama tam anlamıyla yerleştiremediğimiz işi yerleştirme gayreti içerisindeyiz. Bu bizim önceliğimiz. Pandemi süreci dünyada yaşanan bir gelişme. Kuzeyimizdeki iki komşu ülkemiz ki ülke olarak biz onları asla birbirinden ayırt etmiyoruz ve bu durumun oluşmaması içinde büyük gayret sarfediyoruz ama maalesef bu gelişme oldu. Bütün bu şartlardan oluşan olumsuzlukların giderilmesi noktasında ne yapacağız. Sayın Bakanımızın daha önce Tarım Komisyonu Başkanlığı yapmış olması ve şu anda sahip olduğumuz mevzuatlarında, kanunlarımızın büyük kısmının o zaman elden geçirilmesi, yeniden çıkarılması söz konusu dolayısıyla Bakanımızın konuya hakim olmaması gibi bir durum söz konusu değil. Ülkemizde konuyu en iyi bilen kişilerden bir tanesi. Bizim bir Tarım Kanunumuz var. Tarım Kanunumuzun 19’uncu maddesinde fark ödemesi diye bir hüküm var. Şimdi bunun üzerinde çalışıyoruz. Yapılacak iş nedir. Çiftçimizin maliyetleri ortaya konulacak ve bunun üzerine çiftçimizin refah payıda eklenecek öngörülen fiyat pazarda teşekkül etmiş ise biz hedefimize ulaşmışızdır. Yok bunun altında kalmış ise bunun telafi edilmesi ve bunun çiftçimize destek olarak verilmesi çalışmasını başlattık. İnşallah kısa bir süre içerisinde de buna geçmeyi planlıyoruz. Çiftçilerimize diyoruz ki. Siz üretin yeter, devletimiz sizin yanınızda olacak ve sizin bırakın zarar etmeyi refahınızı dikkate alan bir uygulama inşallah önümüzdeki süreç içerisinde faaliyete geçecek. Bunu ifade ediyorum. Çiftçimizin üretime devam etmesi bu şekilde sağlandıktan sonra neleri öncelikleyeceğiz. Stratejik bulduğumuz ürünlerin öncelikle ekilmesini ve bunların üretilmesini sağlayacağız ve arkasından diğer ürünlerinde elbette, bizim ürün çeşitliliğimiz çok. Dört mevsimi aynı anda yaşayabilen bir ülkeyiz. Diğer ürünlerin de üretimi devam edecek onlarda asla gözardı edilmeyecek ama stratejik olarak belirlenen ürünlerin un, buğday, yağ, baklagil, et, süt, yumurta kısaca bu şekilde ifade ediyoruz ama ben diğer ürünler sebzesi, meyvesi her neyse bütün bunlarda kapsama alanı içerisinde olacak ve onlarda asla gözardı edilmeyecek.”
Pakdil daha sonra fuar kapsamında düzenlenen Kadın Çiftçiler Bilgi yarışamasında dereceye giren kadın çiftçilere ödüllerini verdi. Kurdele kesiminin ardından Bakan Yardımcısı Pakdil ve protokol üyeleri standları gezdi.
