Tweet

BURDUR Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi tarafından Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Nail Olpak’a Fahri Doktora Payesi verildi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Konferans ve Sergi Salonu’nda düzenlenen törene Vali Şerif Yılmaz, Ak Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Cumhuriyet Başsavcısı Sadi Doğan, Makü Rektörü Prof.Dr. Adem Korkmaz ile akademisyenler ve iş adamları katıldı.
Törende konuşan Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Adem Korkmaz Nail Olpak’a Fahri Doktora Payesi verilmesi kararının Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Senatosu’nun oy birliği ile alındığını bildirdi.
Korkmaz şehirlerin sadece coğrafi ve doğal yapıları, ürettikelri ürünler, sanayisi ve yetiştirdiği insan gücü ve insan kalitesi ile öne çıktığını Burdur’un bu anlamda ulusal ve uluslararası düzeyde çok sayıda yetişmiş insan gücüne sahip nadir illerden birisi olduğunu kaydetti. Korkmaz “bu anlamda Nail Bey’de şu an Burdur dışında bulunmakşla birlikte Burdurla ilişkilerini kesmemiş, Burdur’un dışarıdaki gücü olarak ifade edeceğimiz nadir kişilerden birisi” dedi.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından Makü’lü akademsiyenlerden oluşan grup tarafından Burdur türküleri seslendirildi. Nail Olpak’ın hayat hikayesinin anlatıldığı film gösterildi.
Törende konuşan Olpak “Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak, Fahri Doktora Payesi almanın gurur verici olduğunu ve bunu MÜSİAD ailesi adına aldığını söyledi.
İktisadi anlamda yapılan hataların birisinin ekonomik sosyal boyutundan ahlaki tarafından ayrılarak sadece matematik kuramlara indirgenmesi olduğunu söyleyen Olpak “aslında buna hata demek çok ta doğrumu emin değilim. Bana göre bir hata. Fakat kendini dünyanın hakimi olarak görenler için bu indirgme gerekli” dedi.
Türkiye’nin kabuk değiştirme sürecinde önünde çözülmesi gereken bir çok mesele aşılması gereken bir çok engel var diyen Olpak “bugün sağlam bir irade ile birçok kriz ve darbeye dayanıklı bir ülke oluşturduk. Öyleyse israf etmeden bu kaynağımızı iyi kullanmamız gerekiyor. Vergilerimizin faiz borcunu ödeyemediği 2001 yılından gelirlerin büyük projelere dönüştüğü 2016 yılını konuşuyoruz. 2001 yılı rakamları ile ülkemizde sadece kamunun faiz gideri topladığımız vergilerin yüzde 103’üne karşılık geliyordu ve 41 milyar Türk lirası idi. Yani vergilerimizin tümünü faize ödeyeceksiniz yetmeyecek sadece faiz için de 3 puanda borçlanacaksınız. Nerede kaldı ana para ödemesi. Yatırımı ne ile yapacaksın. Kamu görevlilerinin maaşını nasıl ödeyeceksin. Sağlık ve eğitim gibi diğer kamu harcamalarını nereden sağlayacaksın. Hani o üzerinde çokca konuştuğumuz Ar-Ge giderlerine ayrılacak kaynak. Doğrusu ben bir iş adamı olarak böyle bir işletmem olsun istemem. Çünkü böyle bir işletmeye batmış bile diyemeyiz. Batırılmış ve etrafını da batırmış bir işletmedir. Gelin 2015 rakamlarını değerlendirelim. Kamunun toplam faiz gideri toplam vergi gelirlerinin yüzde 13’ü kadar ve 53 milyar lira. Peki 2001 oranları ile biz faiz gideri ödeseydik, akla ziyan bir rakam 420 milyar lira ödeyecektik. 53 milyar yerine 420 milyar lira kamu faiz gideri ödeyecektik. Aradaki fark 367 milyar lira. Bu rakam neye karşılık geliyor, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve 100 kilometrelik çevre yollarının toplam ya-işlet-devret ihale bedeli 2,5 Milyar Dolar, geçen yılın kurları ile 7 milyar lira. Bizim her yıl cebimizde kalan ilave kamu faizi parası ile 52 tane Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve çevre yolu yapmamız mümkün. Çarpın onla, çarpın yirmiyle gerçekten akla ziyan bir rakam ortaya çıkıyor. Bu para birilerinin cebine gitmeyip milletin cebinde kaldığı için kavgalar çıkıyor. İşte bize dayatılan sadece matematik modellerle oluşturulmuş sistemin faturası bu. Hamdolsun yaşanan bütün sorunlara rağmen ülkemiz zincirlerinde kurtulup ekonomik özgürlüğünü daha fazla kazanma yolunda ilerliyor. Artık tek gecede döviz kurunun 3’e katlandığı 3 haneli enflasyonların yaşandığı bir ülkede değiliz. Bugün Anayasa krizinde doların iki katdan daha fazla fırladığı bir Türkiye’den hain FETÖ darbe girişimine rağmen doların kendi seyrinde devam ettiği bir Türkiye’ye gelmiş durumdayız.”
Olpak’a daha sonra MAKÜ Rektörü Prof.Dr. Adem Korkmaz tarafından MAKÜ Senatosunun Fahri Doktora verilmesi kararı verildi ve akademik elbise giydirildi.