BURDUR’un Bucak ilçesinde 28 Nisan 2021 günü, 2 çocuk annesi Hatice Işık’ı (28) kocasının yanında av tüfeği ile iş yerinde öldüren Ramazan Topay’ın (31), yargılanmasına devam edildi.
Burdur Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmaya sanık Ramazan Topay, tutuklu bulunduğu Çorum Sungurlu T Tipi Kapalı Cezaevi’nden SEGBiS aracılığıyla katıldı. Duruşmada taraf avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Avukatı ile Hatice Işık’ın babası Bayram, annesi Nazife Varkal ve eşi Mehmet Işık salonda hazır bulundu.
Duruşmada başka bir suçtan Burdur E Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan tanık Zafer Ünsal SEGBİS aracılığıyla verdiği ifadede “ben tarafları tanımam. Sadece aracı oldum. Kimseyi tehdit etmedim” dedi.
Hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle dava açılan Ramazan Topay ise tanığın kendisini tehdit ettiğini belirterek “kendimi masum göstermek istemiyorum. Bir hata yaptım ama tanık anama, kızkardeşime küfretti. Beni tehdit etti. Beni ailemle tehdit etmeyin dedim. Bir ayaklarını öpmediğim kaldı. Takdir mahkemenindir” dedi.
Hatice Işık’ın annesi Nazife Varkal “Ben anneyim. Benim ciğerimi yaktı. Ömür boyu içeriden çıkmasın” dedi.
Baba Bayram Varkal ile eşi Mehmet Işık’ta en ağır cezayı almasını istedi.
Mahkeme heyeti kısa bir ara verdikten sonra sanık Ramazan Topay’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek mahkemeyi ileri bir tarihe erteledi.
Mahkeme çıkışında gazetecilere açıklama yapan Hatice Işık’ın babası Bayram Varkal “ömür boyu ceza alsın. Aftan yararlanmasın” dedi.
Hatice Işık’ın eşi Mehmet Işık ise “benim biri 4 yaşında biri 6 yaşında iki evladım ömür boyunca annelerinin sıcak yüzünü göremeyecekler. Bu katışın ben de en ağır cezayı almasını istiyorum. Ne anne yüzü, ne baba yüzü görsün. Benim evlatlarım görmeyecekse o da görmesin” diye konuştu.
Anne Nazife Varkal “ömür boyu çıkmasın. Benim evladımı kara toprağa koydu.İdam çıkarsa oda idam cezasıyla kara toprağa girsin. Terörist katil. Ben bu katil vursun diye büyütmedim çocuğumu. Çocuklarının rızkı için çalışıyordu. Biz varlıklı bir aile değiliz. Varlıklı bir aile olsak çalıştırmayız. Çocuklarımız çalışmak zorunda. Biz çorumuzu çocuğumuzu çalıştıramayacakmıyız. Bu katillerin psikopatların yüzünden bir yere gönderemeyecek miyiz çocuklarımızı. En ağır ceza neyse verilmesini istiyorum. Ben anayım. Ana yüreğiyim. O kara toprakla kızımla birlikte beni de iki çocuğunu da gömdü. Kadın cinayetlerine dur denilsin. Türkiye de kadın cinayetleri çoğaldı. Bunlara ağır ceza verip bunu durdursunlar. Ben bunu istiyorum” diye konuştu.
Hatice Işık’ın ailesinin avukatı Süleyman Uysal’da “tanık beyanlarında Hatice Işık’ın eşinden boşanması için tehdit edildiği, mesajlar atıldığı birliktelik yaşadığı sanığın çektiği fotoğraflarla kendisini tehdit ettiği hususları ortaya çıktı. Zaten bu hususlar el konulan telefon kayıtlarındaki mesajlarla da örtüşmekteydi. Ya benimle evlenirsin, eşinden ayrılıp çocuklarını bırakırsın, ya da sonuçlarına katlanırsın şeklinde çektiği meajların sonucu olarak görülüyor olay. Ya benimsin ya kara topğrağın gibi hastalıklı bir düşünceyle bir kadın cinayeti işlendi. Sanığın en yüksek cezaya çarptırılması için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz” dedi.
Avukat Uysal “kendisi her ne kadar korkutmak maksadıyla yera ateş ettim desede güvenlik kamerası görüntülerinde doğrudan hedef alarak ateş etmeye başladığı görülüyor. Sanığın ifadeleri çelişkili. İlk ifadelerinde kendisinden alacağım var alacağımı ödemedi şeklinde beyanları var. Daha sonraki ifadesinde maktül için kendisini tehdit ettirmek için mafya kiraladığı şeklinde iddialar var. Ancak bugün o şahıslarda dinlendi ve verdikleri ifadede bu bayanın bir tanıdıkları vasıtasıyla kendilerinden yardım istediğini ve ‘bu kadının yuvasını yıkma, bu işten uzak dur dediklerini, dövmediklerini herhangi bir şekilde kendisini tehdit etmediklerini beyan ettiler” diye konuştu.