Tweet

Burdur Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Başar, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) bünyesinde kurulacak olan Teknokent şirket ortaklığı için destek istedi. Teknokentin MAKÜ ve Burdur‘un geleceğini oluşturacağını ifade eden Başar, “Bu bağlamda Biz üzerimize düşen görevi yerine getirmeye hazırız. Ancak, sadece sivil toplum örgütlerinin desteği yeterli olmayacak. Kentimizde birçok işadamı var. İşadamlarımızın bu konuda hassasiyet göstereceklerinden hiç şüphemiz yoktur. Sosyal medyada birbirimizi eleştirmeyi, birbirimize taş atmayı bırakıp, reel ortamda somut bir adım atmalıyız. Çünkü bu tür çatışmaların kimseye faydası yok. Yıllardır birlik ve beraberlikten bahsediyoruz. Artık bu birlik ve beraberliği ortaya koymanın zamanı geldi” dedi.

Vali Nurettin Yılmaz Başkanlığında yapılan Teknokent toplantısında, yeterli desteğin yapılmadığını kaydeden BTB Başkanı Yılmaz Başar, “Teknokent ortaklığına baktığımızda Burdur Valiliği İl Özel İdaresi, MAKÜ, Burdur Belediyesi, Bucak Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası, Bucak Ticaret ve Sanayi Odası, Ticaret Borsası, Burdur OSB ve Bucak OSB bulunuyor. Bunun haricinde, tek bir tane şirket yok. Komşu ilimiz Antalya’ya baktığımız zaman, ortaklığın büyük bir bölümünü şirketler oluşturuyor. Burdur’da hiç mi şirket yok” diye konuştu.

Bu yükü sadece sivil toplum örgütlerine, Belediyelere ve OSB’lere yüklemenin anlamsız olduğunu dile getiren Başar, “Antalya’daki bir şirket, Teknokent’e minimum 100 bin TL katkı koymuş. Biz, Burdur’daki işadamlarımızdan 100 bin lira istemiyoruz. Sembolik bir rakamda olsa destek vermelerini istiyoruz. MAKÜ Teknokent’teki sermayenin her biri 50 bin TL. Ve 349 adet paya bölünmüş. Artık birlik ve beraberliğimizi ortaya koymayız gerekiyor. Belediyelerin, sivil toplum örgütlerinin bütçesi belli. Teknokent şirketinin kurulabilmesi için, herkesin desteğine ihtiyacımız var. Ortada bir para kaybı söz konusu değil. Alınan hisse, istenildiği zaman geri çekilebilir. Buna artı olarak Vergi muafiyeti de var” dedi.

MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Saatcı’nın, bu konuda büyük gayret gösterdiğini aktaran Başar, “Değerli Rektörümüz, Teknokent için Antalya’da da çeşitli ziyaretlerde bulunarak destek istedi. Bizlerde, bu desteği başka illerde aramayıp, hep birlikte elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Çünkü Üniversite-sanayi işbirliğinin iyi kurulması ve iyi kullanılması ile bilginin elde edilmesi ve bunun üretimde kullanılması Teknokentlerle daha kolay gerçekleşir” dedi.

Teknokentlerin, üretim ve hizmet sektörüne yeni ürünler, geliştirilmiş ürünler, yeni teknolojiler ve geliştirilmiş teknolojiler üreterek rekabet gücü, kalite ve verimliliği artırmaları konularında önemli destekler sağladığını aktaran Başar, “Dolayısı ile Teknokentler, üniversite ve sanayinin AR-GE çalışması yapması konusunda sağladığı desteklerle, üniversitelerimizde yapılan bilimsel çalışmaların teknolojiye dönüştürülmesi, bu çalışmaların üretim ve sanayi sektörleri tarafından ürün ve teknolojiye dönüştürülerek ticarileştirilmesi, milli ekonomimize önemli katma değer sağlaması konusunda hayati önem taşır” şeklinde konuştu.

Birçok gelişmiş ülkelerin, katma değeri düşük olan tekstil, makine imalat, otomotiv yedek parça, döküm vb. Sanayileri, gelişmekte olan ülkelere bırakarak katma değeri yüksek olan ürünleri üretmeyi tercih ettiklerini aktaran Başar, şu şekilde konuştu, “Teknokentler, bu anlamda ülkemizde katma değeri yüksek olan ileri teknoloji ürünlerinin geliştirilmesi ve üretimi açısından önemli bir yönlendirme ve destek aracı olarak görev üstlenecek. Bilginin, girişimin ve sermayenin, iyi bir yönetim ile harmanlanması da bizlere yeni ufuklar açacaktır. Bu bağlamda, herkese büyük görevler düşüyor. Biz, Teknokent’e işadamlarımızı da dahil etmek istiyoruz. Onların desteği, Teknokent için büyük anlam taşıyor. Sadece işadamlarımızın desteğini değil, çorbada benimde tuzum bulunsun diyen tüm vatandaşlarımızı, Burdur Ticaret Borsası ile temasa geçmelerini önemle istiyoruz. Sosyal medyada dert yanmanın, birilerini eleştirmenin, birilerini hedef göstermenin hiçbir anlamı yok. Bu eleştiriler kimseye fayda sağlamaz. Birlik ve beraberlik olunması gerekiyorsa, şimdi olmalıyız” dedi.