8 Mart kadınların toplumsal, siyasal, ekonomik, kültürel yaşamın tüm alanlarında maruz
kaldığı ayrımcılığa, şiddete ve sömürüye karşı yüzyıllardır yürüttükleri mücadelenin
simgesidir. 1922 yılında II. Enternasyonal, Danimarka Kopenhag kentinde toplandı.
ClaraZetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8
Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması önerisini getirdi ve oy birliğiyle kabul edildi.
Tüm Kadınlarımızın, büyük bir bedel ödeyerek, tarihe adını yazdırdığı 8 Mart Dünya Emekçi
Kadınlar Günü’nü kutluyorum.
Kadınlar, sadece bir anne değil; doktor, mühendis, öğretmen gibi meslekler başta olmak üzere
çalışma yaşamı içinde yer alarak ülkemizin kalkınmasında ve gelişmesinde büyük katkıları
vardır.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, ‘Bir milletin yalnız erkeklerinin
ilerlemesiyle o millet yükselemez. Çünkü eğer kadın aynı ölçüde ilerleme halinde olmazsa
erkeğin yükselmesi mümkün değildir’ sözlerini hatırlatarak, "Bugün siyasette kadına ne kadar
çok ihtiyacımız olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Burdur Belediyesi olarak, modernleşmede ve kentimizi geleceğe taşımak adına kadınlarımıza
ne kadar çok ihtiyacımızın olduğunun farkındayız. Bu yüzden kadınlara yönelik birçok
çalışma gerçekleştiriyoruz. Kadınlarımıza yönelik bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz bu
projeleri yeterli bulmuyor; kadınlarımızı sosyal, ekonomik ve siyasal yaşama daha fazla dahil
edebilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Toplumun her alanında, siyasette, ekonomide, üretimde, eğitimde yaşanan cinsiyet
ayrımcılığının ve kadın cinayetlerinin son bulduğu daha çağdaş, daha özgür ve daha güçlü bir
ülke olmanın özlemi ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü
kutluyorum”