Burdur 2’inci Teke Yöresi Tarım ve Hayvancılık Fuarının açılışında yaptığı konuşmada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik İnsanlığın çok zor bir süreçten geçtiğini söyledi.
Bakan Çelik fuar kapsamında bir çok etkinlikler gerçekleşeceğini amaçlarının hayvancılığın, hayvancılık sektörünün daha da gelişmesi olduğunu ve bu faaliyetleri bu amaca dönük bu gerçekleştirdiklerini aktardı.
Bakan Çelik “Bir an için şöyle dünyada, bölgemizde olup bitenlere bakmamızı istiyoruz. İnsalık zor bir süreçten geçiyor. Çok sıkıntılı bir süreçten geçiyor insanlık. İnsanlar çok ama insanlığın az olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Ben buraya geldiğimde ‘Güller şehri’ diyorsunuz doğru söylüyorsunuz. Herkesin burda yüzü gülüyor. Herkes samimi. İnsanlık bol Burdur’da insanlık. Dünyanın buna çok ihtiyacı var. Mezarlıklar doldu ama bakın denizlerde mezarlık olarak dolmaya başladı. Bebeler sahillere vuruyor. Anlamsız ve insafsız bir şekilde dünyada insan kıyımının devam ettiğini görüyoruz” dedi.
“Dünyadaki 62 zenginin serveti 3,5 Milyar insanın serveti kadar. 62 kişinin mal varlığı ile 3,5 Milyar insanın mal varlığı birbirine eşit” diyen Çelik şöyle konuştu; “Bu gidişat gidişat değil. Dünyanın çok sıkıntılı bir süreçten geçtiğini bunun için ifade ediyorum. İşte bu yanlış gidişata, bu kötü gidişata rağmen Türkiye bu gidişata dur demek için adeta çırpınıyor. Gerçekten büyük mücadele veriyoruz. Bir taraftan büyük projeler yapıyoruz. Adeta körfezleri birbirine bağlayan projeler yapıyoruz. Hayvancılıkta, Tarımda bir çok dev adımlar atmanın arefesindeyiz ama diğer taraftan da insanın elinden tutmaya çalışıyoruz. Mağdur, mazlum, vatansız insanların elinden tutmaya çalışıyoruz. Buradan şunu ifade edeyim Allah kimseyi vatansız bırakmasın. Şimdi bu güzel vatanda, şehit kanları ile sulanmış olan vatanda özgürce yaşıyoruz ama kıymetini ne derece biliyoruz. İnanıyorum ki bütün Burdurlular biliyor ama bilmeyenlere Burdur’dan sesleniyoruz bu Aziz vatan şehit kanları ile sulanmış bir vatandır. Burdan bir çakıl taşını vermeyiz, verdirtmeyiz Allah’ın izniyle”
Kendilerinden beklentilerin çok olduğunu söyleyen Çelik “Bir çok istekler yapılıyor. Vatandaşımızın beklentileri olması saygı değer. Tabiki talep edeceksiniz. Hükümetin bir üyesi huzurlarınıza gelmiş, Bakanınız gelmiş tabiki üreticilerimizin talepleri olacak. Şimdi bizim tarım alanımız belli, meralarımız belli. Bunları iyi kullanmak durumundayız Burdurlular. Tarım alanımızı ve meralarımızı iyi kullanmak durumundayız. Bunun için yapılması gereken ne düzenleme varsa bunları gerçekleştireceğiz. Meralarımızı ne kadar iyi kullanırsak hayvancılığımız o derece iyi gelişecek demektir. Onun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” şeklidne konuştu.
Bilimin rehber olması gerektğini vurgulayan Çelik ” Mehmet Akif Üniversitesi burda. Hocalarımız eğer ofislerinde oturuyorlarsa, hocalarımız Üniversitede zaman geçiriyorlarsa, hocalarımız ahıra gelmiyorsa, hocalarımız tarlaya gelmiyorsa bu yanlış bir bilim adamlığıdır. Olmaz bu. Bilimin öncülüğünde keşfettiklerini bulduklarını tarımla uğraşan herkesle paylaşmak durumundadırlar. Eğer bu paylaşımı gerçekleştirirsek yanlış uygulamalardan kurtarırız. Hayvan nasıl yetiştirilecek. Irk ıslahı nasıl olacak, Tarımdaki gelişmeler nasıl olacak, bitkisel üretim nasıl olacak bunlar mutlaka her ilde kurulmuş bulunan üniversitelerimizle birlikte sürdürmemiz gereken önemli hususlardır. Tarıdaki tarımsal mekanizasyon, tarımda kullanılacak bir çok alet edavatın kullanılması ve yerli yerinde kullanılması son derece önemli” diye konuştu.
Bakan Çelik “Burdurdaki kardeşlerimiz atadan babadan kalma bir hayvancılıkla, bir tarım işiyle iştigal etmiyorlar. Bilimsel olarak bu meseleye bakıyorlar. ‘Ben böyle gördüm babamdan’ diye tarım uygulamaları verimli olmayacaktır. Bunu iyi bilmemiz gerekiyor. ‘Çok su kullandım, çok gübre kullandım, çok verim alacağım’ yok böyle değil işte. Suyu nasıl kullanacaksın, gübreyi ne kadar kullanacaksın. Bunu bilmemiz gerekiyor. Bunu duyarak değil bunu bilimsel olarak bilerek kullanmamız gerekiyor. Hayvancılıkta Irk nedir, verim nedir, sütün kalitesi nedir, ekin kalitesi nedir bunu bilerek hayvancılık yaparsak birbirimizi üzmeyiz. Hem ev, hane gelirimizi artırırız hem ülkedeki hayvancılığa çok ciddi bir şekilde katkı sunmuş oluruz. Şimdi siz Burdurlular olarak çok ciddi bir şekilde süt üretimi gerçekleştiriyorsunuz. Süt çok önemli Onun için biz sütte kriz çıkınca hemen devreye SÜT kurumunu koyduk. Dedik ki vatandaşımızın üreticimizin sütünü alacaksınız, süt tozuna çevireceksiniz, yeter ki üretici mağdur olmasın dedik. Şu anda günde bin 200 ton sütü alıyoruz süt tozuna dönüştürüyoruz. Neden biliyormusunuz süte sahip çıkmazsak etede sahip çıkamayız. Süt olmadı mı et de yok demektir. Onun için hayvancılığın özü sütten geçiyor. Sütün mutlaka çok üretilmesi ve tüketilmesi gerekiyor. Çok tüketilmesi için biz hükümet olarak bakanlık olarak çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. İnşallah hayvan varlığımızı yani ahırlarda bulunan hayvanlarımızın sayısını artırmamız gerekiyor. Azaltan değil artıran . Benim kanıma dokunuyor, Türkiye Cumhuriyeti hayvan ithal ediyor demek doğru değil. Biz bunu üretmek çoğaltmak durumundayız. Taşın altına elimizi koyacağız. Mücadele edeceğiz. Sütümüzde, etimiz de artacak ve Allahın izniyle bu güzel tabiat şartları içinde kendi etimizi, kendi sütümüzü yediğimiz içtiğimiz gibi bir çok milletlere de buradan etimizi, sütümüzü gönderme imkanımız olacak. Ne aldanan ne aldatan olacağız. Tepeden bakan değil, kolkola yürüyen bir anlayışla beraber yürüyeceğiz” dedi.
Bitkisel üretimde havza bazlı modele geçmek için çalışmaları olduğunu anlatan Çelik “Önümüzdeki dönemde bazı uygulamalarımız var. Bitkisel üretimde havza bazlı modele geçeceğiz. Neyi nerede ne zaman ne kadar ekeceksin bunu Ankarada bakanlık olarak milletin üreticinin önüne koyacağız. Diyeceğiz ki şuraya şunu ekersen verimi fazla alırsın. Türkiye şu ürünleri ihraç ediyor. Bu ihraç ettiği ürünleri ekersen çitfçi kardeş para kazanırsın diyeceğiz. Şu ürünlerde fazlalık var. Buraya bunu ekmezsen zarar etmezsin diyeceğiz. Yani bilinçli bir şekilde araziye uygun, su durumuna uygun bunları karşılıklı konuşarak birlikte geleceği inşa edeceğiz. Hayvancılıkta aile işletmeciliği çok önemli. hayvancılıkta biz Bugüne kadar bankalar destek verirken 10 baş hayvanı esas alırlardı. Şimdi bunu Ziraat Bankası ile görüştük 5 büyükbaş hayvanı olan kredi alabilecek. Bu uygulamayı getirdik. Bu aile işletmeciliği açısından son derece önemli bir düzenleme. Önümzüdeki dönem Hayvan destekleri ile ilgili çok kalemden sizi kurtaracağız. Bir iki kaleme bunu topluyoruz. Süte destek vereceğiz, kesimde besiye destek vereceğiz, buzağıya destek vereceğiz. Bu destekleri biraz artıracağız. Allahın izniyle şu anda Türkiye’de hayvan sayımını yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem hayvan varlığımız artarak devam edecek. 78 milyon daha uygun şartlarda et yiyecek. Üreticimiz memnun olacak. Tüketicimiz inşallah memnun olacak. Bunu yapmak için 81 ili geziyoruz.