Şehidlerimize ithaf olunur!
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla,
Allah yolunda öldürülen Müslümana “şehit” denir. Örfümüzde “şehîd” kelimesi bu anlamda kullanılmaktadır. Şehit, Allah’ın huzurunda diri olarak hazır bulunup rızıklandırılacağı ve cennete gireceğine, dünyada şehadet olunduğu için bu adı almıştır.
“Şehitlik, hakka yürümenin en güzel şeklidir, İ’la-yı Kelimetullah için çıkılan kutlu bir yolculuğun şerefle noktalanmasıdır. Bu vuslat bir mü’min için ancak özlem duyulan bir yürüyüştür. Bu yürüyüş, imtihanlara dolu bir hayatın ebedi nimet ve saadetlerle dolu gerçek bir hayata geçiş yolculuğudur.’’ (D.İ.B,07/08/2015,tarih, 35294 sayılı yazı)
Şehid; sözlükte “bilen, gören, hazır olan, haber veren, muttali ve tanık olan” demektir. Şehîd, şâhid, kelimesinin mübalağasıdır. Şehîd kelimesinin çoğulu şühedâ ve eşhâddır. Kur’ân’da şehîd kelimesi, 35 defa, şühedâ kelimesi ise 20 defa geçmiştir. Ku’an-ı Kerimde bu kavram, Allah’ın, Peygamberin, meleklerin ve insanların sıfatı olarak kullanılmıştır.
Şehitlik, yüce dinimizde peygamberlikten sonra en yüksek manevi mertebedir.
Kur’an-ı Kerim’de şehitler hakkında şöyle buyruluyor:
وَلَا تَقُولُوا لِمَنْ يُقْتَلُ فٖي سَبٖيلِ اللّٰهِ اَمْوَاتٌۜ بَلْ اَحْيَآءٌ وَلٰكِنْ لَا تَشْعُرُونَ
“Allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ‘ölüler’ demeyin. Bilakis onlar diridirler, lakin siz onu anlayamazsınız.”(Bakara, 2/154)
Diğer bir ayetin anlamı da şöyledir:
وَلَا تَحْسَبَنَّ الَّذ۪ينَ قُتِلُوا ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ اَمْوَاتاًۜ بَلْ اَحْيَٓاءٌ عِنْدَ رَبِّهِمْ يُرْزَقُونَۙ
فَرِح۪ينَ بِمَٓا اٰتٰيهُمُ اللّٰهُ مِنْ فَضْلِه۪ۙ وَيَسْتَبْشِرُونَ بِالَّذ۪ينَ لَمْ يَلْحَقُوا بِهِمْ مِنْ خَلْفِهِمْۙ اَلَّا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَۢ
“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rab’leri katında Allah’ın lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından kendilerine ulaşamayan (henüz şehit olmamış) kimselere de hiçbir korku olmayacağına ve onların üzülmeyeceklerine sevinirler.”( l-i İmrân/169-170)
Şehidler, ahirette, peygamberlerle, sıddıklarla, salihlerle beraberdir.
وَمَنْ يُطِـعِ اللّٰهَ وَالرَّسُولَ فَاُو۬لٰٓئِكَ مَعَ الَّذ۪ينَ اَنْعَمَ اللّٰهُ عَلَيْهِمْ مِنَ النَّبِيّ۪نَ وَالصِّدّ۪يق۪ينَ وَالشُّهَدَٓاءِ وَالصَّالِح۪ينَۚ وَحَسُنَ اُو۬لٰٓئِكَ رَف۪يقاًۜ
Kim Allah’a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar, Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerle, sıddıklarla, şehidlerle ve iyi kimselerle (salihlerle)birliktedirler. Bunlar ne güzel arkadaştır. (Nisa/69)
Şehitler hakkında Peygamber Efendimiz de şu müjdeleri veriyor:
مَا مِنْ اَحَدٍ يَدْخُلُ الْجَنَّةَ يُحِبُّ اَنْ يَرْجِعَ اِلَى الدُّنْيَا وَاَنَّ لَهُ مَا عَلَى الاَرْضِ مِنْ شَىْءٍ غَيْرُ الشَّهِيدِ فَاِنَّهُ يَتَمَنَّى اَنْ يَرْجِعَ فَيُقْتَلَ عَشْرَ مَرَّاتٍ لِمَا يَرَى مِنَ الْكَرَامَةِ
“Hiç kimse cennete girdikten sonra bütün dünyaya sahip olsa bile tekrar dünyaya dönmeyi arzu etmez. Yalnız şehitler, gördükleri hürmet ve kerametten dolayı dünyaya dönüp on defa şehit olmayı arzu ederler.”(Buhârî, Îmân, 26; Müslim, İmare, 103)
يُغْفَرُ لِلشَّهِيدِ كُلُّ شَيْءٍ إِلاَّ الدَّيْنَ
“Şehidin kul borcundan başka bütün günahlarını Allah affeder.” (Müslim, İmare, 32)
Allah yolunda vatan ve millet uğrunda canlarını feda eden şehitler, ahirette çok büyük sevaba nail olacaklar ve Allah’ın büyük lütfuna ereceklerdir.
Bugün Aziz Şehitlerimize karşı en büyük görevimiz;
‘’Bugün Aziz Şehitlerimize karşı en büyük görevimiz; onların uğrunda şehit olduğu değerler etrafında yüreklerimizi kenetlemek, birliğimizi, beraberliğimizi pekiştirmektir. Onların aziz hatırasına karşı göstereceğimiz en büyük saygı hakkın, hukukun, adaletin, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin yanında yer almaktır.
Şehit kardeşlerimize Yüce Rabbim rahmetler ihsan eylesin! Yüce Rabbim onlara vaat ettiği şehadet mertebesine nail eylesin. Kendilerni mağfurîn zümresine ilhak eylesin! Cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin! Kederli ailelerine, yakınlarına, sevenlerine, yüreklerimize ve milletimize sabr-ı cemil ve metanet ihsan eylesin!
Rabbim Birlik ve beraberliğimizi, dostluk ve kardeşliğimizi güçlendirsin! Aramıza fitne, fesat ve nifak tohumu ekmek isteyenlere Cenab-ı Hak hiçbir zaman fırsat vermesin! Cennet vatanımızı her türlü kötülüklerden, şerlerden ve musibetlerden muhafaza eylesin! Amin ve selamun alel mürselin. Velhamdülillahi Rabbil Alemin’’(D.İ.B,07/08/2015,tarih, 35294 sayılı yazı.)
Milli birliğimizin, manevi bütünlüğümüzün devamı, Şehitlerimizin Ruhları için el-Fatiha!
Saygı ve muhabbetle selam eder, huzur sağlık mutluluk niyaz ederim.
Mehmet GÜNDOĞDU
Burdur İl Müftü Yardımcısı
Kaynak;
Diyanet İşleri Başkanlığı,0708/2015,tarih, 35294 sayılı yazı.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Islam Ilmihali.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Dini Kavramlar Sözlüğü.
