Türkiye’de yaşam alanları bulunan Mısır Akbabası (Küçük Akbaba) ve Kara Akbaba’nın, insan eliyle yaşam alanlarının kısıtlanması nedeniyle sayılarının giderek azalmaya başladığı bildirildi.
Afyonkarahisar ve Ankara’dan, tedavileri yaptırılmak üzere Lisinia Yaban Hayatı Koruma Merkezi’ne getirilen Küçük Akbaba ve Kara Akbaba’nın tedavilerine başlandı.
Her gün düzenli olarak kontrolleri yapılan akbabaların tedavi süreci ile ilgili olarak gazetecileri bilgilendiren Lisinia Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Sorumlusu Veteriner Hekim Öztürk Sarıca, mermer ocakları ve insan baskısı gibi nedenlerle Akbabaların yaşam alanlarının tehlikeye girdiğini belirtti. Sarıca “Doğal alanların insan eliyle daraltılması sonucu bunlarında yaşam alanları azalıyor. Kızıl Akbabanın sayılarının azalmış olması gibi bunların da sayıları azaldı.” Dedi.
Afyonkarahisar Doğa Koruma 5. Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü tarafından Burdur Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü’ne getirilen Küçük Akbaba’nın tedavi süreci ile ilgili bilgi veren Öztürk Sarıca “Yaptığımız muayenede zehirlenme tesbit ettik. Uçuşlarında problem olduğunu söylediler. Günlük olarak kanat antrenmanlarını ve kanat kontrollerini yapıyoruz. Kanat uç kısımlarında beslenememeye bağlı his kaybı ve kan dolaşımında problem var. Geçen bir haftalık tedavide ayaklardaki kan dolaşımı düzeldi. Sanırım uzunca süre burada kalacak, bu süre 5-6 ayı bulabilir. Şu an yeterince güçlü değil. Rehabilitasyondan sonra Kanatları güçlenince tekrar doğal hayata kavuşturacağız.” Dedi.
Küçük akbabaların Doğanın çöpçüleri olduğunu aktaran Sarıca “Doğadaki Leşler ve mezbaha atıklarıyla beslenirler. Bu tür zaman zaman Burdur Kumluca sazlığı ve Yeşilova İlçesi’ndeki Çorak Göl civarında da görülmekte. Akbabaların neslini tehlike altına sokan en önemli sebep leşleriyle beslendikleri evcil hayvanlarda kullanılan bazı ağrı kesici ilaçlar,özellikle tarlalarda kullanılan rat zehirleri (fare zehri) farelerin ölümünden sonra bu tür tarafından tüketildiğinde ölümle sonuçlanan sonlara sebep oluyor.” Dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Ankara 9.Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şubesinden, Burdur 6.Bölge Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şubesi’ne tedavi ve rehabilitasyon için Lisinia’ya getirilen Kara Akbaba ile ilgili olarak da bilgi veren Sarıca şunları söyledi; “Yaptığımız muayene sonucu Kara Akbaba’nın ayaklarında ileri derece kan dolaşımı bozukluğu ve buna bağlı morarma, sindirim ve solunum sisteminde felç tespit ettik. Genç bir birey. Ayaklarında çok ciddi felçler var. Hiç ayağa kalkamaz durumda. Zaman zaman ayaklarında kan dolaşımının canlandığını görüyorsunuz ama tekrar değişiyor. Şu anda ayağa kalkamaz durumda. Felci tedavi etmek için önce gerekli beslenmeleri yapılıyor. Felç tedavisine başladık. Eğer tedavisinde başarılı olursak, Ankara civarındaki koloniye katılacak ve doğal hayata döndürmeye çalışacağız. Şuan doğal hayata dönme şansı yok. Önce yaşatmamız gerekiyor. Akabinde uçuş antrenmanlarının ardından doğal hayata kazandırmaya çalışacağız. Şu an yaşamsal tehlikesi var Önümüzdeki 1 ay yaşatma çabalarımız devam edecek ve başarabildiğimiz ölçüde de sonra ki süreci doğaya tekrar kazandırmaya kadar çalışacağız.”
Kara Akbaba’nın 1 metre boyunda, 3 metreye varan kanat açıklığıyla Avrupa’nın en büyük kuşu olduğunu ve neslinin tehlike altında olduğunu aktaran Sarıca “40 yıla yakın yaşayabilen doğanın en büyük çöpçülerinden olan bu kuş artık çok hızlı yok oluyor.” Dedi.
