Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Masum Türker Partisinin Burdur İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi.
Türker 7 Haziran seçimlerinin Türkiye’nin gelecek 50 yılını belirleyecek bir seçim dönemi yaşadığını belirtti. Türker “ bu seçim ya gelecek 2019 seçimini etkileyecek, ya da çok acil bir yıl içinde bir erken seçimin tekrar yapılmasını gerektirecek bir yapıda oluşuyor. “ dedi.
“Türkiye’de parlamentodaki 4 partiyi tekrar muhafaza etmek üzere hem Uluslararası Türkiye’den para kazanan camia hem de Türkiye’de bazı kesimler özellikle medyada 4 partiden başka parti seçime girmiyormuş gibi bir tutum içindeler. Bu seçim yalnız Türkiye’yi ilgilendirmiyor, yalnız içinde bulunduğumuz coğrafyayı, Ortadoğu’yu değil dünyayı da ilgilendiren bir seçim. Bu seçimden sonra Türkiye’nin yeniden yapılanmasında, Türkiye’nin hem içinde meydana gelecek gelişmeler hem de dışındaki yapılanmalar çok önemli.”
“Uluslar arası camia Neoliberal politikaların yani uluslararası sermayenin egemen olduğu bir Türkiye’nin tekrar devam edebilmesi için tekrar faizler kazanabilmeleri için mevcut düzenin devamından yanalar” diyen Türker “ Bunun için görünen o ki Türkiye’yi Ak Parti – CHP koalisyonuna götürmek istiyorlar. Bu koalisyonunda çöpçatanı Türkiye’de daha önce Ekonomi yönetiminde bulunmuş DSP’yi bölünmesine neden olmuş Kemal derviş. Seçime giderken maalesef Türkiye’de yanlışlıklar gerçeği yansıtmayanlar ortaya çıkıyor.”şeklinde konuştu.
Türkiye’ye yeni bir ekonomik model gerektiğini bunun hem reel olarak ekonomik büyüme hem de işsizliği ortadan kaldıracak bir model olduğuna işaret eden Türker “Biz DSP olarak Vahşi kapitalizmin uygulandığı insanların güvenli ortamdan çıkartıldığı, yoksulluğun arttığı işsizliğin arttığı reel olarak insanların gelir kaybına uğradığı neoliberal politikalar yerine halktan yana rekabeti esas alan halkçı rekabet ekonomisini katma değeri yüksek bir karma ekonomi ile öngörüyoruz. Bu Karma ekonomi Devletçilik değildir. Devletin yaptığı, şimdiki iktidarın yaptığı yanlışlıkların ortaya çıktığı bir dönemde söylüyorum. Her eve en az 2 bin TL girerse geçim sağlanabilir. Asgari ücretin vergiden muaf 2 bin TL olması gerektiğini aylar önce söyledik. Seçim dolayısıyla herkes bir ücret teklif ediyor. Bir ülkede asgari ücret 2 bin TL olacaksa bunun emeklilere yansıması gereken miktar % 30 fazlasıyla 2 bin 600 TL emekliye verilmesi gereken maaştır.” Şeklinde konuştu.
Verdiği kararlardan dolayı 4 Savcı ve 1 Hakimin meslekten ihraç edildiğini belirten Türker “Seçim bildirgesinde yargıya ideolojinin karışmasının sağladığı rahatsızlıktır. Dünyada kararlarından dolayı yargılanmış hakim ve savcının olduğu tek ülke dünyada Türkiye’dir. Hiçbir yerde hakim ya da savcı kararından dolayı yargılanmaz. Bu yargılama yanlıştır. Yargıyı ideolojiden uzak tarafsız bir yargı haline getirmeliyiz.” Dedi.
Arap dünyasında hiç kimse eskiden göklere çıkarılan Cumhurbaşkanımızı istemiyor, itibar hem Cumhurbaşkanı hem de başbakanın yerlerde geziniyor diyen Türker “Seçim sonuçlarına göre Cumhurbaşkanı’nın istemediği bir yapı oluşursa ve başta HDP olmak üzere DSP ve diğer partiler barajı aşmaz ama bazı bölgelerde milletvekili çıkarırlarsa Uluslararası camia Türkiye’yi meşruiyeti olmayan bir parlamenter sistem olarak ilan edecekler. Cumhurbaşkanı’nın sözcüsü gibi hareket eden Haziran’da Cumhurbaşkanlığı Sarayında göreve başlaması beklenen Binali Yıldırım bu ülkede gerekirse kurulacak hükümetin azınlık hükümeti olacağını belirtti. Cumhurbaşkanı kaybolan itibarını geri almak için Meclisi kendisi feshedecek. Türkiye’de oynanan oyun parlamentodaki 4 partiyi muhafaza edip CHP AKP iktidarına Kemal Dervişi ekleyip Türkiye’nin federal bir yapıya gidişinin taşları döşenecektir. DSP olarak bu seçimde parlamentoya girmek için mücadele ediyoruz. Hedefimiz barajı aşmaktır.”
