EŞİNİ ÖLDÜREN SANIK “YAŞAMAK İSTEMİYORUM” | Gündemburdur.com
Son güncellenme :16.08.2022 18:10

Anasayfa > Burdur, Genel, Güncel > EŞİNİ ÖLDÜREN SANIK “YAŞAMAK İSTEMİYORUM”

16.08.2022 Sal, 18:10

BURDUR’da 8 nisan’da birlikte işlettikleri restoranda eşi Nurcan Seçer(35)’i av tüfeği ile öldüren Serhan Seçer’in yargılanmasına başlandı.
Burdur Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, hakkında eşe karşı kasten öldürme ve kayınpederi ile kayınbiraderini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açılan Serhan Seçer tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sitesmi (SEGBİS) ile katılırken Nurcan Seçer’in annesi Fatma, babası Mustafa ve kardeşi Ömer Kılıç ile iki tarafın avukatları ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı hazır bulundu.
8 nisan 2022 günü saat 21.00 sıralarında Atatürk Caddesi’nde meydana gelen olayda Serhan Seçer, elinde av tüfeği yaklaşık 6 aydır ayrı yaşadığı eşiyle birlikte işlettiği restorana gitti. Hakkında uzaklaştırma kararı olduğu için iş yerine girmesi yasak olan Seçer, eşi Nurcan Seçer’e ateş etti. Çenesine isabet eden saçmalarla ağır yaralanan Nurcan Seçer kanlar içinde yere yığılırken, Serhan Seçer, bu kez yaklaşık 300 metre mesafede, Gazi Caddesi’nde kayınbiraderi Ömer Kılıç’a ait iş yerine gitti. Kayınbiraderine ateş etmek isteyen Serhan Seçer’in tüfeği tutukluk yaptı. Aynı caddede işletmesi bulunan babası Şeref Seçer, oğlunu görüp tüfeği elinden aldı. Çağırılan ambulansla Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Nurcan Seçer, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. Kaçan Serhan Seçer bir süre sonra polis ekipleri tarafından yakalanıp gözaltına alındı.
Burdur Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada tutuklu sanık Serhan Seçer “Benim elimde mahkemeye sunacağım deliller var. Çocuğumun geleceği için için bu delilleri sunmak istemiyorum. Yaşamakta istemiyorum. Olay günü alkol almıştım. Daha fazla bir şey söylemek istemiyorum. Emniyet, Savcılık ve Sulh Ceza’daki beyanlarım doğrudur” dedi.
Nurcan Seçer’in annesi “sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” dedi.
Baba Mustafa Kılıç ise “Serhan seçer olay günü motosikletiyle işyerimize geldi.Oğlum Ömer ile yanyanaydık. Elinde av tüfeği vardı. Önce oğluma doğrulttu. Tüfek ateş almadı. İkinci defa bana doğrulttu. Bu sırada karşı tarafta işyeri oaln ababası gelip elinden tüfeği aldı. Daha önce de kızımı ‘Seni, babanı, aileni öldürürüm diyerek tehdit ediyormuş. Kızım korktuğu için çektiği eziyetleri söyleyememiş. Sanıktan şikayetçiyim” diye konuştu.
Nurcan Seçer’in kardeşi Ömer Kılıç’ta “motorla geldiğini gördüm. ‘Ben sana demedim mi’ diyerek geldi. Daha önce telefonda bana ‘ben eşimi, çocuğumu kaybedersem hiç kimse umurumda olmaz’ demişti. Tüfeği doğrultup tetiğe bastı. Tezgahın arkasına kaçtım. Sonra babama doğrulttu. Babam elindeki süpürge ile müdahale etmeye çalıştı. O sırada babası geip elinden tüfeği aldı ben dışarıya kaçıp polisi aradım” diye konuştu.
Olayın olduğu işyerinde garson olarak çalışan Tanık Aygül Mumcu “ben garson olarak çalışıyordum. Daha önce Serhan seçer’i hiç görmedim. Olay günü işyerindeydim. Kapıdan tüfekle girdiğini gördüm. Birşey söylediğini duymadım. Girdikten hemen sonra tüfeği ateşledi ve motora binip ayrıldı. 1-1,5 dakika içerisinde olay gerçekleşti” dedi.
Tanık olarak dinlenen Nurcan Seçer’in teyzesi Ayşe Akkaya’da “Nurcan abna parasal yönden kavgalarını anlatırdı. Sabahlara kadar motorla gezdirdiğini anlatırdı. Para ver, para ver dermiş. Eşinin sigarasını, birasını Nurcan temin ederdi. Serhan Nurcan’ı Ormanlık bir alana götürüp silah çekip ayağının altına yatırmış ve ‘şehadet getir seni öldüreceğim’ demiş. Bu olayı Serhan bana kendisi anlattı. Yeğenim bize söylemiyordu ama ‘bu oalyları kimseye anlatma, anneni babanı gözünün önünde öldürürüm’ demiş. Yeğenime uyuşturucu içirmeye çalışmış ama yeğenim içmemiş.” şeklinde ifade verdi.
İşyerinde çalışan Halil Kaplan ise “olay günü işyerindeydim. Serhan kapıdan elinde tüfekle içeri girdi ve birşey söylemeden direkt ateşledi ve çıktı” dedi.
Tanık Taksi şoförü Mustafa Karaca ise “olay günü Serhan Seçer taksiye bindi. Binerken elinde ne olduğunu görmedim ama indiği zaman elindeki tüfeği gördüm. Akabinde silah sesi duydum” dedi.
Tanık olarak dinlenen Serhan Seçer’in babası Şeref Seçer ise “Serhan’ı elinde tüfekle dükkana girerken gördüm. Tüfeği elinden aldım, yere attım ve Serhan’ı uzaklaştırdım. Ama Nurcan’ı vurduğundan haberim yoktu.” dedi.
Oğlunun evliliğinin son döneminde sıkıntıları olduğuun söyleyen baba Şeref Seçer “evliliklerinin son döneminde sıkıntı vardı. nurcan’ın kendisini aldattığına dair şüpheleri vardı. Ben böyle bir olay olmadığını düşünüyorum. Nurcan’a zarar verebileceğini düşündüğümüz için uzaklaştırma kararlarını birlkte alıyorduk. Nurcan bir dönem bizim evimizde kaldı. Uzaklaştırma kararı alınmasında ben kendisine yardımcı oldum. Serhan iyi bir koca idi normalde. Evliliğinde bir kez dahi eşini darp etmedi. Aldığı alkol ve uyuşturucu tesiriyle dengesiz davranışları oluyordu. 7-8 yıldır ruhsal sorunları vardı. Bir çok doktora gittik. İlaçlarını düzgün kullanmıyordu. Bir süre sonra yeniden alkole başlıyordu. Hem bağımlılık hem psikolojik tedavi için uğraştık” diye konuştu.
Mahkeme çıkışında konuşan Nurcan Seçer’in ailesinin avukatı Süleyman Kesici “maktül Nurcan Seçer’in öldürülme olayında tasarlama eyleminin olduğunu Duruşmada sanık müdafii sanık serhan’ın akıl olduğu yönüdne beyanlarda bulundu. Bununla iligli Adli Tıp Raporunu bekliyeceğiz. doalyısıyla rapor aleyhimize bile gelmiş olsa Adli Tıp sürecinde, akılhastalığı sürecinde akıl hastalığına giden yolda kendisinin ilaçlarını hiç kullanmamış olası akıl hastalığını artıran bir durum. İlaç yazılmış ama kullanmamış buda şöyle düşünün bir kişi kendisinin akıl hastalığı başlıyor. İlaçlarını kullanmıyor. Hastalığını artıracak şekilde eylemlerde bulunuyor. Sonra gidip eşinin öldürüyor. Bu kişinin ceza almaması düşünülemez. Cezasında indirim yapılması düşünülemez. Biz de bu durumda sanığın en ağır ceza ile cezalandırılmasını, herhangi bir indirim yapılmamasını talep ettik. Taleplerimiz doğrultusunda karar verileceğini ümit ediyoruz” dedi.
Nurcan Seçer’in kardeşi Ömer Kılıç’ta “Çok üzüntülüyüz. Kardeşimi katleden bu canavarın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Ağırlaştırılmış müebbet istiyorum” diye konuştu. Duruşmaya ‘Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’ Avukatlarıda müdahil olarak katıldı. Mahkeme heyeti sanık, tanık ve avukatları dinledikten sonra mahkemeyi 29 kasım tarihine erteledi.

YORUMLAR

Toplam 0 yorum bulunmaktadır.


Tasarım: Burdurweb Medya
burdur haber